CERRAHİ SÜTÜRLERİN TANITIMI VE TARİHÇESİ
İlk sütür kullanımı tam olarak bilinememektedir. İlk güvenilir bilgi ve belgelere göre sütür M.Ö. 5000’ li yıllarda kullanılmıştır.Hipokrat da kanama kontrolü için damarların bağlanmasında , yara dudaklarının yakınlaştırılmasında sütür kullanıldığından söz etmiştir.M.Ö. 1000 ‘ li yıllarda dayanan Hint belgeleri de canlı karınca kıskaçlarının da sütür materyali olarak kullanıldığından bahseder. Sütür kullanımı tarihte ilk cerrahi operasyonların yapılması ile başlar. (MÖ 5000-3000) Savaşlar sırasında yaralanmaların onarılmasında örülmüş at kılları,hayvan tendonları ve hayvan barsakları kullanılmıştır.
Tarihte sütür hammaddesi olarak çeşitli materyaller kullanılmıştır.
Saç , keten, domuz kılı, çimen, karınca dişleri, pamuk, ipek, hayvan bağırsağı, çelik tel, polyester, polyglycolic acid , polyglactin, polyglecaprone,
Arap cerrahlar hayvan barsaklarından elde edilen şeritleri ilk kullanan cerrahlardı.O zamanlar ‘’ kitgut’’ denen bu sütürler günümüzde ‘’ katgüt’’ olarak anılmaktadır. 19. yüzyıl başlarında hayvan barsaklarından yapılan ve vücut tarafından emilebilen sütürler bulunmuştur. 1930 lu yıllara kadar en çok ipek ve katgüt kullanılmış, keten pamuk ve tel daha az miktarda kullanılmıştır. Öncelikle tekstil pazarında kullanılan sentetik iplikler daha sonra geliştirilerek sütür materyali olarak da kullanılmıştır.
Kronolojik olarak Sentetik emilmeyen malzemeler :
Polyamide
Polyester
Polypropilen
Poyuretan
Polyether
Polyvinyliden fluoride(PVDF),
polytetrafluor ethylene