Hipospadias, erkeklerde doğuştan gelen bir ürolojik anomali veya bozukluktur. Bu durumda, penisin açılma noktası normalde penisin ucunda olması gereken yerden daha aşağıda bulunur. Genellikle üretran (idrar yolunun) açılımı, penisin alt tarafında veya testislerin altında bulunur. Hipospadiasın şiddeti değişebilir. Bazı vakalarda açıklık sadece hafif bir şekilde aşağıda bulunurken, diğer vakalarda açıklık daha belirgin ve altta bulunan bölgede olabilir. Bu durum, idrar yaparken ve ereksiyon sırasında sorunlara yol açabilir. Hipospadiasın tedavisi cerrahidir. Genellikle, bu durumu düzeltmek için çocuklar birkaç yaşına gelmeden önce ameliyat edilirler. Cerrahi işlem, üretranın doğru yerde açılmasını ve penisin normal bir görünüm kazanmasını sağlamayı amaçlar. Hipospadias, doğumsal bir durum olduğu için erken teşhis ve tedavi önemlidir. Tedavi edilmezse, çocuklarda idrar yapma ve cinsel fonksiyon sorunları yaşama riski artabilir. Bu nedenle, hipospadias şüphesi olan bir çocukta bir pediatrik ürolog veya çocuk cerrah tarafından değerlendirme yapılması önemlidir. Hipospadias ameliyatlarında doktorların en çok tercih ettiği sütürler kullanılan bölgeye göre değişiklik göstermektedir. Genellikle yaygın olarak tercih edilen ürün size ları;   Polyglycolic acid PGA ( Pegesorb , Vicryl , Polisorb ) Pegesorb 8/0 6 3/8 spat(çft),200µ,45cm ( G9672 ) Pegesorb 7/0 8 1/4 spat(çft),280µ,45cm ( G0882 ) Polyglactin PGLA ( Pegelak , Vicrly , Polysorb ) Pegelak 6/0 8 1/4 spat(çft),280µ,45cm ( L1882 ) Pegelak 5/0 16 1/2 yuvarlak,75cm ( L2160 ) Pegelak rapid 5/0 13 3/8 PL,330µ,45cm ( Q239 ) Polydioxanone PDO ( Pedesente , Maxon , Pds ) Pedesente 6/0 13 3/8 yuv(çft),330µ,75cm ( D1312 ) Pedesente 7/0 13 3/8 yuv(çft),220µ,45cm ( D0312 ) Pedesente 5/0 13 3/8 yuv(çft),330µ,60cm ( D2312 ) Pedesente 5/0 16 1/2 yuv(çft),90cm ( D21602 )      

Blefaroplasti, Göz kapağı cerrahisi olarak da bilinir ve göz kapaklarının cerrahi olarak düzeltilmesi veya yeniden şekillendirilmesi işlemidir. Bu prosedür, estetik veya tıbbi nedenlerle gerçekleştirilebilir. Estetik nedenlerle yapılan blefaroplasti, genellikle yaşlanma belirtilerini azaltmak veya göz çevresindeki sarkma ve kırışıklıkları düzeltmek amacıyla tercih edilir. Yaşlanma süreciyle birlikte, göz kapaklarında deri sarkmaları, yağ birikimleri ve kas zayıflıkları ortaya çıkabilir. Bu, gözlerin daha yaşlı veya yorgun görünmesine neden olabilir. Estetik blefaroplasti, bu belirtileri azaltmak için yapılan bir kozmetik cerrahi prosedürdür. Tıbbi nedenlerle yapılan blefaroplasti ise göz kapaklarının görüşü engelleyecek kadar sarkık veya düşük olması gibi sağlık sorunlarını çözmek için gerçekleştirilir. Örneğin, sarkık üst göz kapakları göz alanını kısıtlayabilir ve görüşü olumsuz etkileyebilir. Blefaroplasti sırasında, fazla deri, yağ veya kas dokusu çıkarılabilir veya yeniden şekillendirilebilir. Bu işlem, alt ve üst göz kapakları için ayrı ayrı veya her ikisi için bir arada uygulanabilir. Blefaroplasti, genellikle lokal anestezi altında yapılır ve ameliyat sonrası iyileşme süreci gerektirir. Blefaroplasti, (göz kapağı cerrahisi) ameliyatlarında doktorların en çok tercih ettiği sütürler kullanılan bölgeye göre değişiklik göstermektedir. Genellikle yaygın olarak tercih edilen ürün Ölçüleri ;   Polypropylene PP ( Propilen - Doğsan , Prolen - Ethicon , Surgipro - Medtronic) Propilen 7/0 8 3/8 yuv(çft),220µ,60cm ( P0812 ) Propilen 7/0 10 3/8 yuv(çft),220µ,60cm ( P0012 ) Propilen 6/0 13 3/8 yuv(çft),280µ,75cm ( P1412 ) Propilen 6/0 13 3/8 keskin(▼),280µ,45cm (P133) Propilen 5/0 16 3/8 keskin(▼),75cm (P2173)   Polyglactin PGLA ( Pegelak , Vicrly , Polysorb )  Pegelak 6/0 8 1/4 spat(çft),280µ,45cm ( L1882 )    

PROPİLEN genel olarak yumuşak doku yakınlaştırması ve/veya bağlanmasında, kardiyovasküler, oftalmik ve nörolojik cerrahi, plastik ve rekonstrüktif cerrahide kullanılır. Plastik Cerrahi , Çocuk Cerrahisi, Kulak Burun Boğaz Cerrahisi, KVC, Ortopedi, Kadın Doğum, Üroloji, Göz Cerrahisi ve Genel Cerrahisinde tercih edilerek kullanılmaktadır. En beğenilen ve sevilerek kullanılan sütürlar dan biridir. Ticari marka isimleri : PROPİLEN , PROLEN , SURGIPRO İnert polipropilenden (polypropylene) mamuldür. Monofilament yapıdadır. Maksimum esnekliğe sahiptir. Çapraz ve düz düğümlerde kullanıldığında düğüm emniyeti maksimum düzeydedir. Minimal iplik hafızası ve minimal kıvrıklık olur. Yüksek ve sürekli düğüm tutma gücü vardır. Pürüzsüz yüzeyi sayesinde dokudan kolayca geçer ve minimal travma ile çalışılır Mavi renktedir. Üretim aralığı: 10/0 - 2 KULLANIM ALANLARI Yumuşak doku yakınlaştırmalarında, tüm cilt kapatmalarında Kardiovasküler cerrahide ,Oftalmik cerrahide, Nöroşirürji ve  diğer branşlarda kullanılır.

POLİTER® genel olarak yumuşak doku yakınlaştırılması ve/veya bağlanmasında, kardiyovasküler, ortopedik, genel cerrahi, nörolojik ve göz cerrahisinde kullanılır. Pledget, yalnızca kardiyovasküler cerrahide ameliyat ipliği ile doku yüzeyi arasında bir yastık oluşturma ve, baskı oluşan yüzeyi genişletmek için kullanılır.Plastik Cerrahi , Çocuk Cerrahisi, Kulak Burun Boğaz cerrahisi, KVC, Ortopedi, Genel Cerrahisinde tercih edilerek kullanılmaktadır. En beğenilen ve sevilerek kullanılan sütürlar dan biridir. Ticari marka isimleri :  POLİTER , ETHİBOND , TICRON Polyester filamentlerinden mamuldür. Örgülü (multifilament) yapıdadır. En sağlam sütür materyalidir. Silikon ile kaplanarak daha az sürtünme ve dokudan kolay geçiş özellikleri arttırılmış Örgülü yapısı ile ele gelişi ve düğüm atma ve tutma (emniyet) özellikleri son derece yüksektir. Üretim aralığı: USP 6/0 – 2 yeşil, ve boyanmamış seçenekleri mevcuttur. USP 5 ise yeşil renkte ortopedi cerrahisi için mevcuttur.   KULLANIM ALANLARI Genel doku yaklaştırmaları. Kardiovasküler cerrahide yaygın olarak kullanılır. Oftalmik cerrahide, Nöroşirurjide, diğer branşlarda da kullanılmaktadır.  

Otoplasti (kepçe kulak) , kulak şekil bozukluklarını düzeltmeye yönelik cerrahi bir prosedürdür. Bu prosedür, genellikle "kulak estetiği" veya "kulak düzeltme ameliyatı" olarak da adlandırılır. Otoplasti amacıyla, kulakların şekil, boyut veya konumundaki anomalileri düzeltmek için cerrahi müdahale yapılır. Otoplasti, genellikle aşağıdaki durumları düzeltmek veya iyileştirmek için tercih edilir: Sarkık Kulaklar: Kulaklar, normalden daha fazla dışarı doğru eğilmiş veya sarkmışsa, bu durum "sarkık kulaklar" olarak adlandırılır. İşitme Fonksiyonunu Etkilemeyen Kulak Şekil Bozuklukları: Otoplasti, kulakların şeklini düzeltmeye yönelik estetik nedenlerle yapılabilir. Ancak işitme fonksiyonunu etkileyen sorunlar için bu ameliyat tercih edilmez. Doğuştan Gelen Kulak Anomalileri: Bazı insanlar doğuştan gelen kulak anomalilerine sahip olabilirler. Bu anomaliler, kulakların şeklinde, boyutunda veya pozisyonunda farklılıklar şeklinde olabilir. Otoplasti prosedürü sırasında, cerrah genellikle kulak kıkırdağını şekillendirir, gerektiğinde fazla kıkırdak veya deri alabilir ve kulakları başın daha yakınında daha doğal bir görünüm elde etmek için yeniden konumlandırabilir. Ameliyat genellikle genel anestezi altında gerçekleştirilir, ancak bazı durumlarda lokal anestezi de kullanılabilir. Otoplasti (kepçe kulak) ameliyatlarında doktorların en çok tercih ettiği sütürler kullanılan bölgeye göre değişiklik göstermektedir. Genellikle yaygın olarak tercih edilen ürün size ları;   Polyester PET ( Politer , Ethibond , Ticron ) Politer,byz 3/0 20 1/2 yuvarlak,75cm ( O4200 ) Politer,byz 4/0 20 1/2 yuvarlak,75cm ( O3200 ) Politer Byz,4/0 20 3/8 keskin (▼),75cm ( O3203 ) Politer Byz,3/0 20 3/8 keskin (▼),75cm ( O4203 )   Polypropylene PP ( Propilen , Prolen , Surgipro ) Propilen beyaz 4/0 18 3/8 keskin▼,75cm ( P3183X ) Propilen beyaz 4/0 18 1/2 yuvarlak,75cm ( P3180X ) Propilen beyaz 3/0 25 1/2 yuvarlak,75cm ( P4250X ) Propilen beyaz 3/0 26 3/8 keskin▼,75cm ( P4263X )  

POLYDİOXANONE PDO (polydioxanone) PEDESENTE sütürler genel olarak yumuşak doku yaklaştırması ve/veya bağlanmasında, büyümenin beklendiği pediatrik kardiyovasküler dokularda ve göz cerrahisinde (oftalmoloji) ve emilebilir sütür ve uzun süreli (6 haftaya kadar) yara desteği gereken dokularda kullanılır. Plastik Cerrahi , Çocuk Cerrahisi, Kulak Burun Boğaz cerrahisi, Kadın Doğum, Genel Cerrahisinde tercih edilerek kullanılmaktadır. En beğenilen ve sevilerek kullanılan sütürlar dan biridir. Ticari marka isimleri : PEDESENTE , PDS , MAXON Sentetik (% 100 polydiaxanone) Monofilament Üretim aralığı:USP 7/0-2 Renk:Mor ve bej (boyasız)     Uzun dönem doku desteği Doku destek süresi 60 gün Tamamen emilim - TES: 180 –210 gün Uzun dönem doku desteği Uzun dönem doku desteği gereken dokular Fasya Yavaş iyileşen dokular Pediatrik kardiyovasküler cerrahi 21 günden uzun doku desteği gereken durumlarda Monofilament yapısı ile dokudan kolay geçiş Ele gelişi iyi Düğüm atma ve düğüm oturma özellikleri iyi Minimum doku reaksiyonu

Rinoplasti, genellikle estetik veya sağlık nedenlerle burun şeklini veya işlevini düzeltmeye yönelik cerrahi bir prosedürdür. Bu ameliyatın temel amacı, burunun görünümünü iyileştirmek veya solunum problemlerini çözmek için burun dokularının yeniden şekillendirilmesidir. Rinoplasti, burun yapısındaki deformasyonları düzeltmek, burun boyutunu veya şeklini değiştirmek, burun ucu veya sırtını düzeltmek, burun deliklerini yeniden şekillendirmek gibi çeşitli amaçlarla gerçekleştirilebilir. Rinoplasti iki ana kategoriye ayrılabilir: Estetik Rinoplasti: Bu tür rinoplasti, kişinin burun şeklini, boyutunu veya oranlarını değiştirme amacıyla yapılır. Burun estetiğini iyileştirmek veya yüzün diğer özellikleriyle daha uyumlu hale getirmek isteyen kişiler için tercih edilir. Fonksiyonel Rinoplasti: Bu tür rinoplasti, burun içi anatomisinin veya yapısının neden olduğu solunum problemlerini düzeltmeyi amaçlar. Septum deviasyonu, burun etlerinin büyümesi gibi sorunlar, solunum yollarını tıkayarak nefes almayı zorlaştırabilir. Fonksiyonel rinoplasti bu tür sorunları çözmeye yönelik bir cerrahi tedavi yöntemidir. Rinoplasti ameliyatı, genellikle burun içinden veya burun dışında yapılan kesilerle gerçekleştirilir. Cerrah, burun kıkırdakları, kemikleri ve yumuşak dokuları yeniden şekillendirir. Ameliyat sonrası iyileşme süreci birkaç hafta sürebilir ve şişlik, morluk gibi belirtiler yaşanabilir. İyileşme süreci sonunda, kişinin istediği estetik veya fonksiyonel sonuçlar elde edilmiş olur.   Rinoplasti ameliyatlarında doktorların en çok tercih ettiği sütürler kullanılan bölgeye göre değişiklik göstermektedir. Genellikle yaygın olarak tercih edilen ürün size ları; Polydioxanone PDO (Pedesente , Pds , Maxon) Pedesente 5/0 16 1/2 yuvarlak, 75cm ( D2160 ) Pedesente 5/0 16 1/2 yuv(çft),90cm ( D21602 ) Pedesente 6/0 13 3/8 yuv(çft),330µ,75cm ( D1312 ) Pedesente 4/0 16 1/2 yuvarlak,75cm ( D3160 ) Polyglactin PGLA ( Pegelak , Vicryl , Polysorb ) Pegelak 4/0 13 düz diamond,75cm ( L338 ) Pegelak 4/0 18 düz diamond,75cm ( L3188 )  

POLYGLACAPRONE PGCL (poly(glycolide-caprolactone)) TEKMON cerrahi ameliyat iplikleri genel olarak emilebilen sütür gereken yumuşak doku yaklaştırması ve/veya bağlanmasında kullanılır. Kardiyovasküler, nörolojik dokularda, mikrocerrahi veya göz cerrahisinde kullanılmaz. Plastik Cerrahi , Çocuk Cerrahisi, Kadın Doğum Cerrahisinde Tercih edilerek kullanılmaktadır. En beğenilen ve sevilerek kullanılan sütürlar dan biridir. Ticari marka isimleri : TEKMON, MONOCRYL, BIOSYN Sentetik (% 75 poly(glycolide)-% 25 caprolactone) Monofilament Üretim aralığı:USP 7/0-2 Renk:Mor ve bej (boyasız)   Kısa-Orta dönem doku desteği Doku destek süresi 20 gün Tamamen Emilim Süresi: 90-120 gün   Kısa-Orta dönem doku desteği Kısa orta dönem doku desteği gerektiren dokular içi uygun. Başlangıç gücü yüksek Ele gelişi oldukça iyi Minimum doku reaksiyonu Estetik sonuçları iyi Düğüm atma ve kaydırma özelliği iyi   Kullanım Alanları Cilt kapama Mesane Üreter Uterus Vajinal kanal Kolon İnce bağırsak Mide Ligasyon Periton Mukoza Subkutan doku Plastik ve estetik cerrahi

POLYGLACTİN Rapid PGLA (poly(glycolide-co-lactide))  PEGELAK rapid sadece kısa dönemli (7-10 gün) doku desteği gereken yumuşak doku yakınlaştırmalarında ve göz (oftalmik) cerrahisinde kullanılır. PEGELAK rapid kardiyovasküler ve nörolojik dokularda kullanılmaz. Plastik Cerrahi , Çocuk Cerrahisi, Kulak Burun Boğaz cerrahisi, Üroloji, Kadın Doğum, genel cerrahisinde Tercih edilerek kullanılmaktadır. En beğenilen ve sevilerek kullanılan sütürlar dan biridir. Ticari marka isimleri : PEGELAK RAPİD, VİCRYL RAPİD( vikril )   Sentetik Poly[glycolide (% 90)-co-lactide (% 10)] Örgülü (Multifilament) Kaplı [Poly(glycolide-co-L-lactide  ve Calcium stearate] Sterilizasyon:Gama ışınlama Üretim aralığı:USP 6/0-2 Renk:bej (boyasız) Kısa dönem doku desteği Kısa dönem doku desteği gerektiren dokularda kullanımı uygun Ele gelişi iyi Düğüm atma ve kaydırma özellikleri iyi Hızlı emilim Kısa dönem doku desteği 14 gün doku destek süresi 42 gün toplam emilim süresi     Kullanım Alanları Epizyotomi tamiri için ideal Cilt dikişi Çocuk cerrahisi Oral kavitede mukoza Acil cerrahi Sezeryan Sünnet

POLYGLACTİN PGLA (poly(glycolide-co-lactide)) PEGELAK genel olarak yumuşak doku yaklaştırması ve/veya bağlanmasında ve göz (oftalmik) cerrahisinde kullanılır. Kardiyovasküler ve nörolojik dokularda kullanılmaz. Plastik Cerrahi , Çocuk Cerrahisi, Kulak Burun Boğaz cerrahisi, Kadın Doğum, Ortopedi, Genel Cerrahi de Tercih edilerek kullanılmaktadır. En beğenilen ve sevilerek kullanılan sütürlar dan biridir. Ticari marka isimleri : PEGELAK ,VİCRYL ( Vikril ), POLYSORB Sentetik Poly[glycolide (% 90)-co-lactide (% 10)] Örgülü (Multifilament) Poly(glycolide (%30)-co-lactide(%70) [(glacomer370)] ve Calcium stearate Üretim aralığı:USP 8/0-2 Renk: mor ve bej (boyasız) Arta Kalan Mukavemet Yüzdesi(AMY) Orta dönem doku desteği sağlar Yaklaşık 30 gün doku desteği 56-70 gün toplam emilim süresi Orta dönem doku desteği 21-28 gün kritik yara iyileşme süresi olan tüm dokularda kullanımı uygun Kritik yara iyileşme süresince tutarlı ve güvenilir doku desteği Ele geliş özelliği iyi Düğüm tutma ve kaydırma  özelliği iyi Minimum doku reaksiyonu Doku desteği farklı pH değerlerinde de güvenilir   Kullanım Alanları Ligasyon Fasya Kas tabakası Gastrointestinal sistem organları Vajinal kanal Uterus Üreter, mesane Periton Göz cerrahisi Subkutikular doku Sübkütan doku Genel olarak tüm yumuşak doku yaklaştırması için uygundur.

Emilmeyen cerrahi sütür, vücutta doğal olarak emilemeyen ve kalıcı olarak kalan bir tür dikiş malzemesidir. Bu tür sütürler, cerrahi operasyonlarda kullanılan ve dikişlerin uzun süreli olarak yerinde kalmasını gerektiren durumlarda tercih edilir. Emilmeyen cerrahi sütürler, genellikle doğal veya sentetik materyallerden yapılır ve vücut tarafından emilemez. Bu nedenle, bu tür sütürler cerrahi sonrasında ayrıca dikiş alımı işlemi gerektirir. Dikişlerin alınması, genellikle cerrahi kliniğinde veya poliklinik ortamında, uygun zamanlamayla gerçekleştirilir. Emilmeyen sütürler, yüzeyel dikişlerin veya deri yüzeyinin birleştirilmesinde yaygın olarak kullanılır. Bu tür sütürlerin kalıcı olması, deride daha uzun süreli bir destek sağlayarak yara iyileşme sürecini destekler ve doku bütünlüğünü uzun süre korur. Emilmeyen cerrahi sütürler, uzun süreli dokuların birleştirilmesi gereken durumlarda ve dikişlerin ameliyat sonrası uzun süre kalması gerektiği durumlarda cerrahlar tarafından kullanılır. Ancak, dikişlerin alınması gerektiği için hastanın düzenli olarak kontrole gelmesi ve dikişlerin uygun bir şekilde alınması önemlidir.  

Emilebilir cerrahi sütür, vücutta zamanla çözünen ve emilen bir tür dikiş malzemesidir. Bu tür sütürler, cerrahi operasyonlarda kullanılan ve dikişlerin uzun süre kalmasını gerektirmeyen durumlarda tercih edilir. Emilebilir cerrahi sütürler, doğal yollarla vücutta yavaşça parçalanabilen ve zamanla tamamen çözünebilen materyallerden yapılmıştır. Bu nedenle, dikişlerin alınması gerekmez, çünkü vücut sütürü kendiliğinden emer ve yok eder. Emilebilir sütürler, iç organların, derin dokuların veya içerideki diğer yapıların birleştirilmesinde ve düzeltilmesinde yaygın olarak kullanılır. Bu tür sütürler, özellikle ameliyat sonrası yara iyileşme sürecini olumlu yönde etkiler. Yaranın iyileşme süreci boyunca dikişler zamanla yok olduğu için, hastada dikiş alımı sürecine ilişkin ek bir işlem gerekmez. Emilebilir cerrahi sütürler, cerrahi müdahale sonrasında hastanın rahatlığını artırır ve enfeksiyon riskini azaltır, çünkü dikişlerin uzun süreli kalması nedeniyle ortaya çıkabilecek dikiş ilişkili komplikasyonları en aza indirger.

Cerrahi sütürün temel fonksiyonu, cerrahi operasyonlarda yara kenarlarını birleştirmek ve dikişle kapatmaktır. Bu dikiş işlemi, cerrahın müdahale ettiği bölgedeki dokuları bir arada tutarak iyileşme sürecini destekler ve aşağıdaki önemli işlevleri yerine getirir: Doku Bütünlüğünü Sağlamak: Cerrahi sütürler, kesilmiş veya yaralanmış dokuları bir araya getirerek, dokuların yeniden birleşmesini sağlar. Bu sayede doku bütünlüğü korunur ve vücut parçalarının düzgün bir şekilde iyileşmesi mümkün olur. Kanamayı Kontrol Etmek: Sütürler, yaranın kapatılmasıyla birlikte, kanama miktarını azaltmaya yardımcı olur. Yara kenarlarının bir arada tutulması kanamanın durmasına yardımcı olabilir ve ameliyat sırasında cerrahın daha iyi görüş alanı elde etmesine yardımcı olabilir. Enfeksiyon Riskini Azaltmak: Cerrahi sütürler, yaranın kapalı kalmasını sağlayarak enfeksiyon riskini azaltır. Yaraların temiz ve kapalı tutulması, dış etmenlerin doku içine girmesini engeller ve enfeksiyon riskini düşürür. İyileşme Sürecini Desteklemek: Sütürler, yara iyileşmesi sürecine yardımcı olur. Yaranın düzgün bir şekilde kapatılması, hücrelerin yeniden büyümesini ve doku onarımını destekler. Estetik Amaçlar: Sütürler, dikiş izlerini en aza indirgemek için estetik olarak da dikkatli bir şekilde uygulanır. Özellikle yüz veya estetik açıdan önemli bölgelerde, dikişlerin görünürlüğünü azaltmak ve yara izini minimalize etmek önemlidir.

Cerrahi sütür, yani dikiş, yaraları kapatmak, kesileri birleştirmek veya cerrahi operasyonların sonrasında doku tabakalarını bir arada tutmak için kullanılan tıbbi bir malzemedir. Cerrahi sütürler, dokuların iyileşmesini teşvik etmek, enfeksiyon riskini azaltmak ve yaraların daha hızlı iyileşmesini sağlamak amacıyla kullanılır. Cerrahi sütürler genellikle sentetik malzemelerden veya doğal kaynaklardan üretilir. Günümüzde en yaygın olarak kullanılan sentetik cerrahi sütür malzemeleri arasında Polypropylene (PP), Polyglycolic acid (PGA), Polyglactin (PGLA) ve Polyglacaprone (PGCL) gibi materyaller bulunur. Bu sentetik sütürler, vücut tarafından yavaşça emilebilen ve uzun süre kalıcı olabilen tiplerdir. Doğal kaynaklardan elde edilen cerrahi sütürler arasında ipek, pamuk ve kollajen bazlı sütürler yer alır. Bu tür sütürler, özellikle bazı özel cerrahi durumlar için tercih edilebilir. Cerrahi sütürlerin dışında, modern cerrahi uygulamalarda yapıştırıcılar, klipsler ve bantlar gibi alternatif yöntemler de kullanılmaktadır. Bu yöntemler, dikişe göre daha az invazif olabilir ve bazı durumlarda hastaların iyileşme sürecini kolaylaştırabilir. Cerrahi sütürlerin seçimi, cerrahi işlemin türüne, yaranın büyüklüğüne, hastanın sağlık durumuna ve cerrahın tercihine bağlı olarak belirlenir. Doğru sütür malzemesi ve dikiş tekniği, hastanın iyileşme sürecini etkileyebilir ve komplikasyon riskini azaltabilir. Bu nedenle, cerrahlar ve sağlık profesyonelleri, uygun sütür malzemesi ve yöntemini belirlemek için hastanın durumunu dikkate alır ve en iyi sonuçları elde etmek için çaba gösterir.

     İlk sütür kullanımı tam olarak bilinememektedir. İlk güvenilir bilgi ve belgelere göre sütür M.Ö. 5000’ li yıllarda kullanılmıştır.Hipokrat da  kanama kontrolü için damarların bağlanmasında , yara dudaklarının yakınlaştırılmasında sütür kullanıldığından  söz etmiştir.M.Ö. 1000 ‘ li yıllarda dayanan Hint belgeleri de canlı karınca kıskaçlarının da sütür materyali olarak kullanıldığından bahseder. Sütür kullanımı tarihte ilk cerrahi operasyonların yapılması ile başlar. (MÖ 5000-3000) Savaşlar sırasında yaralanmaların onarılmasında örülmüş at kılları,hayvan tendonları ve hayvan barsakları kullanılmıştır. Tarihte sütür hammaddesi olarak çeşitli materyaller kullanılmıştır. Saç , keten, domuz kılı, çimen, karınca dişleri, pamuk, ipek, hayvan bağırsağı, çelik tel, polyester, polyglycolic acid , polyglactin, polyglecaprone,                                 Arap cerrahlar hayvan barsaklarından elde edilen şeritleri ilk kullanan cerrahlardı.O zamanlar ‘’ kitgut’’ denen bu sütürler günümüzde ‘’ katgüt’’ olarak anılmaktadır. 19. yüzyıl başlarında hayvan barsaklarından yapılan ve vücut tarafından emilebilen sütürler bulunmuştur. 1930 lu yıllara kadar en çok ipek ve katgüt kullanılmış, keten pamuk ve tel daha az  miktarda kullanılmıştır. Öncelikle tekstil pazarında kullanılan sentetik iplikler daha sonra geliştirilerek sütür materyali olarak da kullanılmıştır. Kronolojik olarak Sentetik emilmeyen malzemeler : Polyamide Polyester Polypropilen Poyuretan Polyether Polyvinyliden fluoride(PVDF), polytetrafluor ethylene